Tuz, çoğu insanın günlük beslenmesine eklenen ortak bir bileşendir. Ancak insan sağlığı için gerekli olmasına rağmen, son zamanlarda insanlarda tuz alerjisi geliştirme riskini artırdığı tespit edilmiştir.
Tuz Alerjisi Nedir?
Uyguladığımız diyetlerde tuzu azaltmamız gerektiği fikri yeni bir şey değildir. Gıda Standartları Ajansı, günlük alımımızı 6 gram seviyelerinde tutmayı tavsiye etmektedir (bkz. Food Standarts). Aslında, yüksek tuz alımının yüksek tansiyona, kalp hastalığı ve felç riskine katkıda bulunduğu iyi bilinmektedir.
Sofra tuzu da alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Deri döküntülerinden alerjik rinite kadar, mutfak tuzluklarımızdaki yüksek derecede rafine edilmiş tuz, bu rahatsızlıklara sebep olabilir.
Azı Karar Çoğu Zarar
Alerjik hastalıkların görülme sıklığı, muhtemelen çevresel faktörler nedeniyle son 50 yılda artmıştır. Yeni yapılan bir çalışma, çoğunlukla sofra tuzu olarak bilinen sodyum klorürün, atopik dermatit gibi alerjik durumlara katkıda bulunan belirli hücrelerin oluşumunu tetiklediğini gösteriyor.
Çalışma ekibi, tuzun vücuttaki Th2 hücrelerinin artışına yol açtığını ve hatta alerjiye neden olmaması gereken bazı hücrelerin alerji bağlantılı hücrelere dönüşmesine neden olduğunu ortaya koydu.
Çalışma için araştırmacılar, atopik dermatit hastalarının tuz alımının etkilerine odaklandılar. Bulgular, hastaların etkilenen cilt bölgelerinin yüksek tuz varlığına sahip olduğunu ortaya koydu. Hastaların etkilenen cildindeki sodyum seviyeleri, sağlıklı cilde göre 30 kat daha yükseğe ulaştığı bildirildi.
Tuz Alerjisi Belirtileri
Tuz alerjisi olanlarda boğazda, yüzde, dudaklarda veya dilde renk değişikliği, solunum güçlüğü, kurdeşen ve şişlik gibi semptomlara neden olabilir. Bu semptomlardan herhangi birini yaşarsanız acil yardım isteyin.
Sodyum klorür kullanımıyla ilişkili ek potansiyel reaksiyonlar veya yan etkiler arasında göğüs ağrısı, göğüste sıkışma, ellerinizde veya ayaklarınızda şişme, yorgunluk, kafa karışıklığı, aşırı susama, artan veya azalan idrar çıkışı, kas zayıflığı ve bilinç kaybı yer alır. Bu belirtilerden herhangi birine sahipseniz hemen doktorunuzla iletişime geçin. Tuz alerjisi belirtileri yaşıyorsanız acil müdahale gerektirebilir. Gerçekleşebilecek ek olası reaksiyonlar arasında nöbetler, ateş, kötü öksürük, hırıltı ve mavi ten rengi bulunur.
Tuza karşı duyarlıysanız, tuz tüketimi kan basıncınızı artırabilir ve bu da böbreklerinizde veya kardiyovasküler sisteminizde hastalık riskinizi artırabilir. Sıklıkla sodyum duyarlılığı olan popülasyonlar arasında yaşlılar ve kronik böbrek hastalığı, yüksek tansiyon veya şeker hastalığı olan kişiler yer alır.
Sodyum klorür alerjisi olduğu bilinen kişiler, bir sodyum klorür ilacı alırken kalp hastalığı, astım, epilepsi, migren, konjestif kalp yetmezliği, böbrek hastalığı, karaciğer hastalığı veya herhangi bir şişlik veya ödem şekli olan kişiler dikkat etmelidir.
Fazla Tuz Tüketilmesinin Zararları
Sodyum klorür olarak da bilinen tuz, yiyecekleri daha lezzetli hale getirmek için eklenir. Tuz, vücudunuza uygun kas işlevi ve vücuttaki su miktarını düzenlemek için gerekli olan sodyumu sağlar. Çoğu insan için ortalama günlük sodyum alımı 1500 miligram olmalıdır, maksimum alım ise 2300 miligramdır. Bundan daha fazlasını tüketmek zararlıdır ve tuz alerjisine sebep olabilir.
İşte tuz alımınızı sınırlandırmanızın bazı nedenleri:
- Doğru sıvı dengesini sağlamak için vücudunuzun az miktarda sodyuma ihtiyacı vardır. Ancak fazla sodyum böbreklerinize zarar verebilir.
- Fazla tuz alımı, yüksek tansiyona sebep olur. Yüksek tansiyon da kardiyovasküler hastalıkları tetikleyen bir sebeptir.
- Yüksek tuz alımı, daha yüksek mide kanseri riski ile bağlantılıdır. Aslında, Dünya Kanser Araştırması, tuzun yanı sıra tuzlu yiyeceklerin mide kanserinin olası nedenlerinden biri olduğunu doğruluyor.
- Çok fazla tuz, kemiklerinizden kalsiyum kaybına neden olabilir. Kalsiyum, güçlü ve sağlıklı kemikler için gerekli olan temel bir elementtir. Kemikler kalsiyum kaybettikçe zayıflar ve çok daha kolay kırılabilirler. Bu aynı zamanda osteoporoz (kemik erimesi) riskinizi de artırabilir.
- Hem çocukları hem de yetişkinleri etkileyebilen astım, kişinin yaşam kalitesini büyük ölçüde düşürebilir. Astımı yönetmek için diyet önemli bir rol oynar. Tuz alımı astım alevlenmesini tetikleyebilir. Ayrıca, astım hastaları kardiyovasküler, böbrek, kemik ve diğer hastalıklar için artmış riske sahip olduklarından, düşük tuzlu bir beslenme yapmaları gerekir.
Kaynak : Tuz Alerjisi (quora.com)